Teknolojinin hızla gelişmesiyle hayatımızda gözle görülür bir çok değişiklik oldu. Ulaşımda, haberleşmede ve yaşam standartların artması gibi bir çok alanda farklılıklar yaşandı. Buda özel ve genel anlamda istesek de istemesekte hepimizi etkiledi.
Fazla değil 20 yıl geriye gidecek olursak teknoloji şimdi gibi olmasa da yine vardı ama şimdi ki gibi özel hayatı işgal eden bir obje olmadı. Çocukluğumuz tablet ve bilgisayar başındaki her şeyin yalan olduğu bir oyun dünyasında değil, sokakta kah gülerek kah ağlayarak geçti. Mutluluğun ve hüznün yürekten hissedilği bir dünya idi. Arkadaşlık ve dostluklar, arkadaş ekle butonundan ibaret olmadığı, Samimiyetin 140 hareketle sınırlı kalmadığı bir dönemdi. Hadi hatırlayın o çocukluğunuzu, sokakların özgür, her köşe başının çocuk öbekleri ile dolu olduğu dönemlerdi. Bir yabancının tanımadığı çocuğun başını okşadığı zaman, adam sapık mı sübyancı mı pekte aklımıza gelmediği dönemlerdi.
Ahh teknoloji yalan bir dünya verdin tüm gerçekliğimizi alıp götürdün. Teknoloji gelişti gelişmesine de güven, samimiyet, dürüstlük, arkadaşlık, dostluk geriledi. İnsanı, insan yapan ne varsa elimizden uçup gitti. Teknoloji ile mesafeler kısaldıkça, gönüller uzaklaştı.
Evli çiftlere bakıyorum da, mutlu oldukları için mi mutluluk fotoları paylaşıyorlar yoksa paylaşmak için mi mutlular. En özel anlarımız teşhir edilecek bir olaya dönüştü. Sosyal medyada en mutlu çift biziz yarışına girdik. Acaba paylaşmasak daha mı az mutlu olacağız yada mutlu olmak için sebep mi kalmayacak veya millet bizi mutlu sanmayacak mı? İnanın bende bilmiyorum.
Teknoloji geliştikçe bizde gelişiyor muyuz ? İnsanlıkta ne kadar ilerideyiz. Sahi muhteşem şiirler yazan mimarı eserler yapan bir çok sanat dalında güzel işler bırakan geçmiş dönemdeki insanlar bizden daha geri değil mi.
Daha söylenecek, yazacak çok şey var da teknolojinin bizden alıp götürdüğü şeylerden biri de okumak. Okumuyoruz bundan dolayı yazıyı çok ta uzatmayalım. Bitti.
YAZAR: AHMET BAĞSIZ